T.C. Mİllî Eğİtİm BakanlIğI
KONYA / SELÇUKLU - Mustafa Karaciğan İlkokulu
"İyi bir çocuk yetiştirmek hazineler dolusu servet biriktirmekten daha değerlidir."
Değerli Velilerimiz; iyi bir çocuk yetiştirmek için elimizden geldiği kadar kendimizi yetiştirmemiz ve geliştirmemiz gerekmektedir. Bu noktada size faydalı olmak için 1. sınıf velilerimiz için 01.03.2022 SALI günü 2. sınıf velilerimiz için 03.03.2022 PERŞEMBE günü saat 14:00'de, Rehber Öğretmenlerimiz tarafından seminer yapılacaktır.
Çocuk yetiştirirken unuttuklarımız, bazen yaptığımız hataların farkına varıp üzüldüklerimiz, çocuklara söylediğimiz kelimelerin gücü gibi pek çok çocuk yetiştirmeye dair bilgilerimizi güncelleyeceğimiz bir eğitim olacak. Çocuklara doğru yaklaşımı konuşacağımız rehberlik servisi veli buluşmalarına davetlisiniz.
Genel Müdürlüğümüz Rehberlik Hizmetleri ve AR-GE daire başkanlıklarınca UNİCEF desteğiyle bilinçli internet kullanımı için her kademede öğrenci, öğretmen ve velilere yönelik e-broşürler hazırlanmıştır. Hazırlanan e-Broşür içerisine Genel Müdürlüğümüzce üretilen, karekod ve link kullanılarak ulaşılabilecek 24 video ve 8 animasyon filmi eklenmiştir.
Öğrenci, öğretmen ve velilerimizin teknolojik iletişim araçlarıyla kurdukları bağı ve düzeyi olumlu etkileyecek olan broşürler aynı zamanda Bakanlığımızca okul rehberlik ve psikolojik danışma hizmetlerinin yürütülmesinde bu yıl Genel Hedef olarak belirlenen "Bilinçli Teknoloji Kullanımı" hedefine kaynaklık edecektir.
Mustafa Karaciğan İlkokulu öğrencileri olarak 2022 yılını güzel isteklerimizle karşıladık. Bu isteklerin arasında Covid-19'dan kurtulmak ve ailece sağlıklı mutlu bir hayat yaşamak büyük bir kısmını oluşturuyor.
Bu ayki panomuzun konusu bilinçli teknoloji kullanımıdır. teknolojiyi bilinçli kullanmak için oluşturduğumuz sloganlara göz atabilirsiniz.
Her geçen gün teknoloji gelişiyor ve hayatımızın her alanında işlerimizin büyük bir kısmını kolaylaştırıyor. Bu şekilde teknolojiyi hayatımızdan uzaklaştırmamız veya ona hayır diyebilmek mümkün değildir.
Pek çok alanda faydasını gördüğümüz teknolojinin zararlarını en aza indirmek için çocuklarımıza bilinçli teknoloji kullanımını öğretmeliyiz.
Çocuklara doğru model olabilmek için öncelikle kendiniz teknolojiyi bilinçli kullanmayı öğrenmelisiniz.
Ara
Otizm, doğuştan gelen ya da yaşamın ilk yıllarında ortaya çıkan karmaşık bir nörogelişimsel bozukluktur. Ülkemizde her 68 çocuktan birinin otizmden etkilendiği düşünülmektedir. Ayrıca, otizmin erkek çocuklarındaki yaygınlığı, kızlardan 5 kat fazladır.
Günümüzde, otizme neyin neden olduğu bilinmemekle birlikte genetik temelli olduğuna ilişkin bulgular vardır. Ancak hangi gen ya da genlerin sorumlu olduğu henüz bilinmemektedir. Çevresel faktörlerin de otizme yol açabildiğine ilişkin görüşler vardır. Hem genetik temellerin hem de çevresel faktörlerin etkileri üzerine çok sayıda araştırma yapılmaktadır.
Kurallar ve sınırlar çocukların farkındalığını ve olgunluğunu da artırır. Çevreyle daha uyumlu olmasını sağlar. Belirsiz ve tutarsız sınırlarda çocuklar yoldan çıkıp kaybolabilir. Evde kurallar olduğu zaman çocuk doğru ve yanlışı ayırt eder.
Fakat evde kural yoksa ya da çocuğun kuralları geçiyorsa çocuk okul hayatina uyum saglayamaz, her istedigini yapmak ya da her istediğinin yapılmasını ister.
O yüzden evde sınırlar ve kurallar oluşturmalıyız.
Her çocuk rutini sever.
Uyku saati, uyanma saatinin, ödev yapma saatinin veya teknoloji ile ilgilenme süresinin belli olmasi çocukta bir güven ortamı oluşturur.
Çocuklarin belli sınırlarının olması kendilerini değerli hissederek daha uyumlu olmasına yardımcı olur
Bir şeyi öğrenmek için 3 defa tekrarlamak gerekiyor. en iyi yöntem de şu :
1-Bilgiyi beyne yükle.
2-Herhangi bir konuda çalıştıktan sonra uyu:
Burası çok önemli: UYU!
Sabah kalk aynı konuyu 1 kez daha çalış.
3-1 hafta sonra yine aynı konuyu tekrarla.
Artık unutmana imkân yok.
İnsan Hakları Evrensel Bildirisi'nin kabul edildiği 10 Aralık 1948'den bu yana her yıl kutlanıyor. Bu yıl 73. yıl dönümü kutlanan 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından kabul edildi. Türkiye ise 1949 yılında imzacı oldu. İnsan hakları konusunda uluslararası alanda en temel belge olan bu bildirge; ırk, renk, din, cinsiyet, dil, siyasi veya diğer görüşler, ulusal veya sosyal köken, mülkiyet, doğum veya diğer statüler sebebiyle ayrımı gözetmeksizin hepimizin doğal insan haklarına sahip olduğunu vurgular.
Yaşama hakkımız başta olmak üzere tüm haklarımıza insan onuruna yaraşır bir şekilde yaraşır bir şekilde erişmemizi hedefler.
Bu konu ile ilgli hazırladığımız insan hakları broşürümüzü inceleyebilirsiniz.
Salgın hastalığın hayatımıza girmesiyle birlikte stres düzeylerimiz de değişiklik göstermiştir. Stres insanın bedensel ve ruhsal sınırlarının zorlanması olarak tanımlanır. Stresi kontrol altına almayı öğrenmemiz, ruhsal sağlığımızı korumayı sağlar ve beklenmedik yaşam olayları karşısında vücut direncimizi artırır.
Bu konuda hazırladığımız içeriğe buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
